Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü mezunu olan Savcı, okuduğu dönemde vitray sanatını öğrendi. Mezun olduktan sonra aldığı eğitimlerle kendisini geliştiren Savcı, 8 yıl önce evlenerek Diyarbakır’a yerleşti.
Savcı, 7 yıl boyunca evinde atölyeye çevirdiği odasında çalışmalarını sürdürdükten sonra tarihi merkez Sur ilçesinde atölye açtı.
Sanatını gelecek kuşaklara aktarmak için atölyesinde eğitimler veren Savcı, Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Yardımlaşma Vakfına ait Diyarbakır Kültür ve Sanat Evi’ne dönüştürülen Süryani Kızlar Mektebi’nin vitraylarını yaptı. Savcı, restorasyon çalışması süren Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi’nin de vitraylarını yapacak.
Savcı, basın mensuplarına, Sur sokaklarının tarihi dokusu dolayısıyla atölyeyi burada açmaya karar verdiğini söyledi.
Atölyede ürettiği eserleri sergilediğini, eğitimler verdiğini kaydeden Savcı, şöyle konuştu:
“Sur ilçesinde turistlerin ve insanların bu sanatı görmeleri gerektiğine inanıyorum. Tarihi Sur sokaklarında hanlar, hamamlar, camiler ve kiliseler bu dokuya çok uygun olduğu için atölyeyi burada açtım. Herkes bu sanatın cam boyama olduğunu sanıyor ama cam boyama değil. Çeşitli motifler ortaya çıkarmak için camları keserek birleştiriyoruz.”
“BU SANATIN KAYBOLMAMASI İÇİN EĞİTİMLER VERİYORUM”
Vitray sanatının kaybolmaya yüz tutmuş sanatlar arasına girdiğini belirten Savcı, bu nedenle bu sanatı insanlara sevdirmek istediğini dile getirdi.
Savcı, “Diyarbakır’da vitray sanatını yapan tek kişiyim. Bu sanatın kaybolmasını istemediğim için eğitimler veriyorum. Sanatımı restorasyonu tamamlanan Süryani Kızlar Mektebi’nin 5 penceresinde kullandım. Toplamda 490 parçalık bir eserdi. Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi’nin de vitraylarını yapacağız. Hedefim vitray sanatının bütün tarihi dokularda görünmesi ve bu sanatı sevdirebilmektir” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Yardımlaşma Vakfı (DİTAV) Diyarbakır Şube Başkanı Erhan Akalınlar, kentteki tarihi eserleri yaşatmak, korumak ve restorasyonlarını yapmak için çalışma yürüttüklerini anlattı.
Restorasyonu tamamlanan ve Diyarbakır Kültür ve Sanat Evi’ne dönüştürülen Süryani Kızlar Mektebi’nde eskiye ait özelliklerin hepsini yansıtmaya çalıştıklarını belirten Akalınlar, şunları kaydetti:
“Bunlardan biri de camlarda olan vitraylar. Bu nedenle vitray sanatını pencerelere yerleştirdik. Her anlamıyla Diyarbakır’a yakışan ve özelliklerini taşıyan bir yapı oldu. Burada vitrayı yaparak, tarihi evlerde eskiden bu sanatın yapıldığını belgelemek istedik. Bundan sonra yapılacak evlerde de vitray sanatını görmek bizleri mutlu edecektir.“
