Türk düşünürü, mutasavvıf ve şair Yunus Emre, vefatının 703’üncü yıl dönümünde Eskişehir’deki kabri başında düzenlenen törenle anıldı. Eskişehir Valiliği tarafından, ‘Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası’ etkinlikleri kapsamında Mihalıççık ilçesi Yunus Emre Mahallesi’ndeki türbede düzenlenen anma ve Yunus Emre Külliyesi ve Mezarı Karşılama Merkezi’nin açılış programına Vali Hüseyin Aksoy, eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez, Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ile sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı.
Vali Aksoy ve beraberindekiler, Yunus Emre Külliyesi imamı eşliğinde Yunus Emre’nin kabrini ziyaret ederek dua etti.
AKSOY: YUNUS’U BİLMEK, İNSANI, İNSANLIĞI VE İNSAN SEVGİSİNİ BİLMEKTİR
Programda konuşan Vali Aksoy, şunları kaydetti:
“Yunus Emre, gönlü umman bir aşık, Türkçenin büyük şairi, tasavvufun mütevazı dervişi, medeniyetimizin evrensel sesidir. Bizler de onu, hayatını ve mesajlarını bilmek durumundayız. Yunus’u bilmek, insanı, insanlığı ve insan sevgisini bilmektir.
Yaşadığımız yüzyılda da yaşanan sorunlarla başa çıkmaya çalışan, hala birbirini anlamayan, sevmeyen, ötekileştiren insanların, birbirleriyle savaşan toplumların Yunus’un sevgi çağrısına kulak vermelerini, ülkemizin ve insanlığın onun mesajlarını daha iyi anlamasını diliyor, Yunus Emre’yi anma ve anlama gayesi ve gayretiyle düzenlediğimiz etkinliklerin, insanlığın yeni baharına vesile olmasını temenni ediyor, sözlerimi Yunus’un dizeleriyle bitirmek istiyorum: Kişi aşık olmak gerek, maşukunu bilmek gerek, aşk oduna yanmak gerek, ayruk odun yanmaz ola.”
YUNUS EMRE, TÜRKÇEMİZİN MİMARIDIR
Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez ise Yunus Emre’nin, Türkçenin de mimarı olduğuna dikkat çekerek, “Yunus Emre aynı zamanda güzel Türkçemizin de mimarıdır. Arı, duru, tertemiz Türkçe ile konuşan Yunus Emre’nin yolunu takip ederek Türkçemizi korumak ve geliştirmek değerlidir. Bizler, bu mirası korumak ve onu anlamak için üzerimize düşen görevi büyük bir ciddiyetle yerine getirmeliyiz. Yunus Emre’nin felsefesi, bizi insan olmanın özüne, temel erdemlere geri döndürür. Yalan, fesat, kavga, mal mülk hırsı, kin tutmak, kendini beğenmişlik ve bencillik gibi erdemlere zıt davranışlarla mücadele etmemiz gerektiğini tekrar tekrar hatırlatır” diye konuştu.
DUYGULARI HEPİMİZİN YÜREĞİNDE
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal da Yunus Emre’nin Türk dünyası ve Türkiye için çok önemli bir değer olduğunu ve onun düşüncelerinin herkes için yol gösterici bir rehber olması gerektiğini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti.
“703 yıl önce bu dünyadan göç etmiş Yunus Emre, hepimiz biliyoruz ki, Eskişehir topraklarında doğdu ve ebedi istirahatgahı işte burada ve Mihalıççık’ta. Duyguları ise hepimizin yüreğinde. Bugün aynı zamanda Hıdırellez. Baharın gelişiyle, umutların filizlenişi, dileklerin Hızır ile İlyas’a sunulmasının günü. Çok güzel tasvir etmiş büyük ozan, ‘Bu dünyada bir nesneye yanar içim, göynür özüm. Yiğit iken ölenlere, gök ekini biçmiş gibi. Yunus Emre bu dünyada iki kişi kalır derler, meğer Hızır İlyas ola, ab-ı hayat içmiş gibi. Bilmeyen ne bilsin bizi, bilenlere selam olsun’. Büyük mutasavvıf, büyük ozan Yunus Emre’yi bir kez daha rahmetle ve minnetle yad ediyorum. Felsefesi bize ışık olmaya devam edecek.”
Konuşmaların ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti yapılırken, Eskişehir İl Müftüsü Bekir Gerek tarafından dua edildi. Antakya Medeniyetler Korosu sahne aldığı anma etkinliği ‘Yunus Aşı’ dağıtılmasıyla sona erdi.
