CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, CHP Gölge Sağlık Bakanlığı Enfeksiyon Hastalıkları İzleme ve Değerlendirme Akademik Kurulu oluşturulduğunu belirterek, “Akademik kurulumuzla ülkemizi tehdit eden bulaşıcı hastalıklar izlenerek, hazırlık, müdahale ve dayanıklılık için yaklaşım planlanarak kamuyla paylaşılacak.” dedi.
Şahbaz, Gazi Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol ile parti genel merkezinde, salgın hastalıklara ilişkin basın toplantısı düzenledi.
CHP’li Şahbaz, Prof. Dr. Esin Şenol, Hacettepe Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova, İstanbul Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, Koç Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları, Klinik Mikrobiyoloji ve Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Önder Ergönül, Tıbbi Mikrobiyoloji, Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Kurt Azap, Viroloji Uzmanı Fransız Bilimler Akademisi Üyesi Prof. Dr. Osman Selim Badur, Akdeniz Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mestan Emek, Gazi Üniversitesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilsel İlter, Bursa Milletvekili Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala ile birlikte CHP Gölge Sağlık Bakanlığı Enfeksiyon Hastalıkları İzleme ve Değerlendirme Akademik Kurulu oluşturulduğunu söyledi.
Şahbaz, “Akademik kurulumuzla ülkemizi tehdit eden bulaşıcı hastalıklar izlenerek, hazırlık, müdahale ve dayanıklılık için yaklaşım planlanarak kamuyla paylaşılacak.” diye konuştu.
Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve dikkate alınması gereken bulaşıcı enfeksiyon hastalıkların takip altına alındığını söyleyen Şahbaz, “Ülkemizde şu anda yaşanan ve halk sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıkları, enfeksiyon acili olarak önem sırasına göre hali hazırda Kovid-19, Batı Nil virüsü, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ve M çiçeği virüsü olarak sıralayabiliriz.” ifadesini kullandı.
Kovid-19’un yeni varyantlarıyla halen küresel halk sağlığı açısından önemli tehdit olmaya devam ettiğini belirten Şahbaz, Kovid-19’un yeni varyantlarla birlikte yaygın şekilde ekim, kasım aylarında etkisini arttıracağını öne sürdü.
Zeliha Aksaz Şahbaz, tanı için tanı testleri, evde test kitlerinin sağlanması, test merkezlerinin yaygınlaştırılması, çalışanlar için tanı almakla ilgili iş düzenlemelerinin yapılması gerektiğini, yeni varyant aşılarının temin edilerek riskli toplulukların aşılanması gerektiğini kaydetti.
Batı Nil virüsünün Türkiye’de acil hastalıklar arasında 2. sırada yer aldığına dikkati çeken Şahbaz, şöyle devam etti:
“Batı Nil virüsü, kuşlar ve atlar gibi hayvanlardan bulaşan, zoonotik bir enfeksiyon olarak sivrisinek gibi vektörlerle taşınmakta. Bakanlık tarafından 6 vaka açıklandı. Ama biz hastaneye yatan onlarca ciddi vaka olduğunu biliyoruz. İlgili uzmanlardan ölümlü vakalar olduğu duyumunu da aldık. Önem sırasında 3. sıraya Kırım Kongo Kanamalı Ateşi konulabilir. Tokat, Yozgat, Çorum, Artvin, Kars’a kadar giden bölgede, coğrafyasını genişleterek artan sayıda ilde vakalar görülmekte.”
– “Önlem alınmalı”
Şahbaz, M çiçeğinin ülkede güncel durumda 4. sırada önemli tehdit olarak değerlendirildiğini ifade ederek, insandan insana bulaşma yakın temas ile olduğu için önlem alınması, hastalık konusunda toplumun bilgilendirilmesi ve verilerin şeffaf şekilde paylaşılması gerektiğini dile getirdi.
İçinde bulunulan yüzyıl ve coğrafyanın, sağlık kavramının tüm bileşenlerinin evrensel ölçütlerde, akademi, belediyeler, sivil toplum kuruluşları ile birlikte ele almayı gerektirdiğini aktaran Şahbaz, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Sorunların biriktirilmesi ve bu şekilde ele alınmamasının en yakın örneğini önümüzde çığ gibi büyüyen sokak hayvanları sorununda, dünyada eşi olmayan bir yöntem kullanarak yaratılan vahşi katliamda gördük. Bütün bu çağrılar endişe yaratacak bir kapanma, kısıtlama ya da bir küresel pandemi çağrışımı değildir. Ancak pandemi ilanı zaten her şey için çok geç kalındığını ifade etmektedir.”
– “Aşı karşıtlığına yönelik çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız”
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Şahbaz, arttığına dikkati çektiği aşı karşıtlığına ilişkin parti olarak çalışma yapılıp yapılmayacağı yönündeki soruya, şu yanıtı verdi:
“Parti olarak aşı karşıtlığına yönelik çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. İstanbul için örnek vereyim; 100 civarındaki aşı karşıtlığı 40-50 bine ulaşmış durumda. Bu sadece aşılanmamış çocuklara değil, o hastalığı topluma, bağışıklık sistemi zayıf olan duyarlı kişilere yayma anlamında da çok büyük bir tehdit. Tarih boyunca insanlarda çok büyük kıyımlar yapan enfeksiyon hastalıklarını aşıyla önledik. Toplum olarak bilime inanmak zorundayız ve çocuklarımıza aşı yaptırmak durumundayız.”