1. Haberler
  2. Gündem
  3. Sendikal çöküş: Fişek Enstitüsü’nün raporu Türkiye’de işçi haklarının tehlikede olduğunu ortaya koydu!

Sendikal çöküş: Fişek Enstitüsü’nün raporu Türkiye’de işçi haklarının tehlikede olduğunu ortaya koydu!

Türkiye genelinde 20 işkolunda faaliyet gösteren 232 sendikadan sadece %15,22’si sendika üyesi. Barajı geçen 61 sendika, toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi kazanırken, 171 sendika barajı geçemedi. Sağlık ve sosyal hizmetler sektöründe %36,29, genel işler sektöründe ise %60,91 temsiliyet oranı var. Ancak, birçok sektörde sendikalaşma oranı düşük. Sendikal örgütlenmenin geliştirilmesi ve işçi haklarının güçlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.

featured

2024 Ocak ayında Türkiye’deki sendikal faaliyetlerin detaylı bir analizi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan güncel verilerle sağlanmaktadır. Bu rapor, işçi sendikaları ve üye sayılarıyla ilgili önemli bilgiler sunmakta ve Türkiye’deki sendikal hareketin genel durumunu gözler önüne sermektedir. Ocak 2024 itibarıyla Türkiye genelinde toplam 20 işkolunda faaliyet gösteren 232 sendika bulunmaktadır. Türkiye’de sendikaya üye olabilecek işçi sayısı 16 milyon 395 bin 275 olarak belirlenmiştir. Ancak, bu işçilerin yalnızca 2 milyon 495 bin 423’ü yani %15,22’si sendikaya üyedir. Bu oran, sendikalaşma oranının ülke genelinde düşük olduğunu ve işçi hakları konusunda geniş çaplı bir hareketliliğe ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir.

SENDİKALARIN BARAJ VE TEMSİLİYET DURUMU

Sendikaların toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için işkolu bazında belirlenen %1’lik barajı aşmaları gerekmektedir. Ocak 2024 itibarıyla, Türkiye genelinde toplam 61 sendika bu barajı aşarak toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi kazanmıştır. Ancak, barajı geçemeyen 171 sendikaya üye olan 67 bin 497 işçi, toplu iş sözleşmesi kapsamının dışında kalmaktadır. Bu durum, işçilerin sendikal haklarını kullanma ve toplu iş sözleşmesi yapma konusundaki eşitsizlikleri ortaya koymaktadır.

  • Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar: Bu işkolunda toplam 29 sendika faaliyet göstermektedir ve temsiliyet oranı %6,93’tür. Bu düşük oran, bu işkolunda sendikaların etkisinin sınırlı olduğunu ve işçilerin sendikal haklarını kullanmada zorluklar yaşadığını göstermektedir.
  • Genel İşler: Bu işkolunda 21 sendika faaliyet göstermektedir ve temsiliyet oranı %60,91’dir. Bu işkolu, genellikle kamu işyerlerinde yoğunlaşmakta olup, kamu sektöründeki sendikalaşmanın yüksek olduğunu gösterir.
  • Sağlık ve Sosyal Hizmetler: Bu işkolunda 18 sendika bulunmaktadır ve temsiliyet oranı %36,29’dur. Sağlık sektöründeki sendikaların etkinliği, sektördeki işçi hareketliliği ve sendikal örgütlenme açısından önemli bir gösterge oluşturmaktadır.
  • Dokuma, Hazır Giyim ve Deri: Bu işkolunda toplam 18 sendika faaliyet göstermektedir. Bu sektördeki sendikaların durumu, tekstil sektöründeki işçi hakları ve sendikalaşma konusundaki gelişmeleri yansıtmaktadır.
  • Konaklama ve Eğlence, Savunma ve Güvenlik: Her iki işkolunda da 18 sendika faaliyet göstermektedir. Bu işkollarındaki sendikal faaliyetler, genellikle özel sektördeki işçi hakları ve sendikal örgütlenme stratejileri ile bağlantılıdır.

SENDİKAL ÜYE ARTIŞI VE KAYBI

2024 Ocak ayında bazı sendikalar önemli üye artışları yaşarken, bazıları ise ciddi üye kayıpları ile karşı karşıya kalmıştır.

  • Üye Artışı Sağlayan Sendikalar: Kamu sektöründeki sendikalar, özellikle belediyelerde örgütlenen sendikalar, önemli bir üye artışı yaşamıştır. Örnek olarak, Hizmet-İş ve Hak-İş sendikaları, kamu işyerlerinde büyük bir üye artışı sağlamış ve sendikal etkinliklerini artırmıştır.
  • Üye Kaybı Yaşayan Sendikalar: Sağlık sektörü ve tekstil işkolunda belirgin üye kayıpları gözlemlenmiştir. Taşeron işçilerin kamuya geçirilmesi ve sendikal rekabet gibi faktörler, bu kayıpların nedenleri arasında yer almaktadır.

ETİK SORUNLAR VE ÖRGÜTLENME STRATEJİSİ

Bazı sendikalar, üye kazanma stratejileri olarak maddi teşvikler sunmakta veya üyelik satın almaktadır. Bu tür uygulamalar, sendikal hareketin etik değerleriyle çelişmektedir ve sendikal bağlılığın sorgulanmasına neden olmaktadır. Bu sorunlar, sendikal örgütlenmenin kalitesini ve işçi haklarının korunmasını olumsuz yönde etkilemektedir.

2024 Ocak işkolu sendika üye istatistikleri, Türkiye’de sendikalaşma oranının düşük olduğunu ve işçilerin sendikal haklardan yeterince yararlanamadığını göstermektedir. Anayasada sendika ve örgütlenme özgürlüğü güvence altına alınmış olsa da, fiili durum özel sektörde bu özgürlüklerin tam anlamıyla uygulanamadığını ortaya koymaktadır. Sendikal hareketin güçlenmesi ve işçi haklarının daha etkili bir şekilde korunması için daha kapsamlı stratejilere ihtiyaç duyulmaktadır.

Sendikal çöküş: Fişek Enstitüsü’nün raporu Türkiye’de işçi haklarının tehlikede olduğunu ortaya koydu!
Yorum Yap