Baraj suyu köyü ikiye böldü! ‘Manzaram çok güzel’

Baraj suyu köyü ikiye böldü! 'Manzaram çok güzel'

Yusufeli ilçesinde Çoruh Nehri üzerine projelendirilip, temeli 26 Şubat 2013’te atılan, 275 metre gövde yüksekliğiyle Türkiye’nin en yüksek, dünyanın 5’inci en yüksek barajı Yusufeli Barajı ile hidroelektrik santrali (HES) inşası tamamlandı.

Baraj inşası sürecinde Yusufeli halkı, sular altında kalan köylerinden, yeni inşa edilen yerleşim yerlerine taşındı. 22 Kasım 2022’de su tutmaya başlayan baraj, Yusufeli ilçe merkezi ile Yeniköy, Tekkale, Irmakyanı, Çeltikdüzü, Çevreli, İşhan ve Meşecik köylerini, sular altında bıraktı. Kurulu gücü 558 megavat, yıllık enerji üretimi 1 milyar 888 milyon kilovatsaat olacak olup, 15 Haziran’da su tutma işlemlerinin tamamlanacağı Yusufeli Barajı’nda, bugüne dek 1 milyar 895 milyon metreküp su depolandı.

KÖYÜN YARISI DİPTE KALDI

1,5 asrı aşkın tarihinde 7’nci kez taşınan ilçedeki barajda türbinlerin dönmeye başlamasıyla enerji üretimi için ıslak testler devam ederken, su tutma sürecinde, sulara gömüleceği için oluşturulan yeni yerleşim alanlarına taşınan 7 köyden 164 haneli Çeltikdüzü köyünde, 80’i aşkın yapı, su altında kaldı.

Yamaçta kurulu suya gömülmekten kurtulan köyün yüksek kesiminde göl kıyısında yaşam sürenler, bir yandan komşularından ayrılmanın hüznünü, diğer yandan da evlerinin baraj gölü manzaralı olmasının sevincini yaşıyor.

Yeni yerlerine taşınanlar, köyü ziyaret ederek, suya gömülen camilerinin görünen minaresini uzaktan izleyerek, hatıralarını yad ediyor, bahçelerinin dipte kaldığı baraj gölünün manzarasını da evlerinin pencere ve balkonlarından izliyor. Göl manzaralı evlerinde oturan köylüler, alt ve üstyapı eksiklilerinin giderilmesini istiyor.

“MANZARAM ÇOK GÜZEL”

Çeltikdüzü köyü Muhtarı Davut Polat, “Baraj sonrası su tutulmasıyla köyümüzün yüzde 50’si sular altında kaldı. Köylülerimizin bir kısmı yeni ilçeye, bir kısmı ise köyün yukarısında yapılan yeni yerleşim yerine taşındı. Burada kalan evler baraj kotunun hemen üstünde göl manzaralı oldu. Köyümüzün yarı hanesi köyün üst bölgesine yerleşirken, kamulaşmayan hane sahipleri ise göl manzaralı evlerinde oturuyorlar” dedi.

Seba Küçük ise “Köyümüzün yarısı sular altında, komşularımın yarısı gitti. Keşke gitmeselerdi. Evim su altında kalmadı, manzaram da çok güzel. Burada deniz kenarında tek başıma yaşıyorum” diye konuştu. Hafiz Akçin de “Köyümüz göl manzaralı oldu ama komşularımızın yarısı yeni yerleşim yerine gitti, burada yaşamımızı sürdürmeye çalışıyoruz” dedi.

Exit mobile version