Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Türkiye’de asgari ücret düşük değildir. Biz AK Parti hükümetleri döneminde asgari ücreti büyümenin üzerine arttırmışız” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Şimşek, konuşmasında Türkiye’nin FATF Gri Liste’den çıkması, asgari ücret, vergi düzenlemesi ve enflasyon gibi konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Şimşek, konuşmasında mevcut enflasyonun gelecek süreçte düşüşe geçeceğini ve vatandaşın da bunu hissedeceğini belirterek, “İstihdam güçlü kaldı. Kalıcı refah artışı için en önemli konu istihdamdır. Son 20 yılda yıllık ortalama 690 bin vatandaşımıza bir iş bulduk. Tabii geçici olarak ekonomide bir yavaşlama sürecine gireceğiz. İstihdamın da en az etkilenmesi içi gereken tedbirleri alacağız” açıklamasında bulundu.
“Önümüzdeki 24 ay içerisinde ise enflasyon yüzde 20’ye düşecek”
Şimşek ücret artışları reel olarak enflasyondaki düşüşün ardından yansıyacağını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
“Mayıs ayında enflasyona baktığınızda enflasyonun yükseldiğini söyleyebilirsiniz. Fakat o son 12 ayın enflasyonu. Piyasa, önümüzdeki 12 ay içerisinde enflasyon yüzde 32,8 olacak diyor. Önümüzdeki 24 ay içerisinde ise enflasyon yüzde 20’ye düşecek diyor. Biz ise bu sene sonunda enflasyonun kötü ihtimalle yüzde 40 civarında olur diyoruz. Merkez Bankası’nın bir tahmin bandı var, yüzde 38 olur diyor ama yüzde 42’ye kadar yolu var. Önemli olan bu sene sonunda enflasyonun 40’lı rakamlara düşmesidir, ideal olan yüzde 38 olmasıdır ama 42’nin altına düşmesi temel hedeftir.”
“Merkez Bankası’nın enflasyon tahmini yüzde 42, bu büyümeden daha fazla asgari ücrete tekabül ediyor”
Hiçbir şekilde asgari ücretle çalışanları enflasyona ezdirmeyeceklerinin altını çizen Şimşek, asgari ücrette Son 20 yılda reel olarak yüzde 5,5 artış olduğunu ifade etti. Yine aynı dönemde Türkiye’nin reel büyümesinin ise 5,4 olarak kayda geçtiğini açıkladı. Şimşek, bu sene reel olarak asgari ücret artmış olacak. Çünkü ocak ayındaki asgari ücret artışı yüzde 49 oldu. İlk 6 aydaki enflasyon yüzde 20’lerde olacak. Yıl sonunda da çok büyük ihtimalle piyasa yüzde 42-43 olur diyor. Merkez Bankası’nın üst bandı ise yüzde 42. Bu seviyelerde kalsa bile büyümeden daha fazla asgari ücrete tekabül ediyor. Aynı şeyi emeklilerimiz ve memurlarımız için de söyleyebilirim” açıklamasında bulundu.
“Türkiye’de asgari ücret düşük değildir”
Şimşek, Asya ve Avrupa’daki gelişmekte olan ülkeler arasında Türkiye’nin en yüksek asgari ücret veren ülkelerden biri olduğunu belirerek, “Türkiye’de asgari ücret düşük değildir. Biz AK Parti hükümetleri döneminde asgari ücreti büyümenin üzerine arttırmışız. Dolar bazında hiçbir hükümete nasip olmayacak şekilde arttırmışız. Geçim sorunu tabii ki olacak, kolay değil ama biz refahı arttıracağız. Sanayi politikasıyla Türkiye’yi katma değer zincirinde yukarıya kaldıracağız. Asgari ücret adı altında en düşük ücret demek. İşletmeler bunun çok üstünde ücret verebiliyorsa tabii ki vermeli” şeklinde konuştu.
“Bizim tercihimiz vergilendirilmeyen alanlardan vergi almaktır, vatandaşımıza yeni bir vergi yükü getirmek değildir”
Vergi paketinde gelinen son noktayı ve eleştirilen hususlara ilişkin açıklamalarda bulunan Şimşek, “Bizim tercihimiz vergilendirilmeyen alanlardan vergi almaktır, vatandaşımıza yeni bir vergi yükü getirmek değildir. Asgari ücreti AK Parti vergiden istisna kıldı. Şu ana kadar bütün ücretler sıfır vergi gelir vergisine tabii, sıfır damga vergisine tabii. 2002 yılında en düşük gelir vergisi dilimi yüzde 22’ydi. Bunu yüzde 15’e bizim hükümetimiz düşürdü. En yüksek gelir vergisi oranı da yüzde 35’ti. Bunu bizim hükümetimiz yüzde 40’a çıkardı. Yani çok kazanandan daha yüksek vergi, az kazanandan az vergi, asgari ücretliden ise sıfır vergi, bunu AK Parti Hükümeti yaptı” şeklinde konuştu
“Hiçbir zaman bahşişin vergilendirilmesi gündemimizde olmadı”
Şimşek, gündemde yer alan bahşiş ve motokurye vergilerine ilişkin ise açıklamalarda bulunarak “Öncelikle piyasada üzerinde tartışılan paket kapsam itibarıyla bizim süzgecimizden geçmiş bir paket değildir. Bütün gelen önerilerin bir şekilde toparlandığı bir metin bir şekilde piyasada dolaşıyor. Hiçbir zaman bahşişin vergilendirilmesi gündemimizde olmadı, sektörden bu yöne bir talep gelmiş, arkadaşlar bulu taslağa koymuşlar, şu anda bizim taslağımızda yok. Motokuryelerde de aynı şekilde sektörden talep gelmiş. Bu konu muhalefet tarafından istismar edildi. Ne motokurye ne de bahşiş konusu şu anda pakette yok” bilgilerini aktardı.
“Kayıt dışılıkla mücadele ederek sonuç alacağız. İstisnaları, imtiyazları kaldırarak, sonuç alacağız”
Şimşek, Türkiye’de birçok kesimin vergiden imtina etmeye çalıştığını ifade ederek, “Ciddi bir kayıt dışılık var. Biz bu kayıt dışılıkla mücadele ederek sonuç alacağız. İstisnaları, imtiyazları kaldırarak, sonuç alacağız. Verginin tabanını büyüterek sonuç alacağız. Bu saatten sonra vergi konusunda iki tane temel ilkemiz var. Bunlar, vergide adaleti temin etmek; yani çok kazanandan çok vergi almak. Bir de uygulamada etkinliği sağlamak” ifadelerini kullandı.
“En düşük vergi yüküne sahip ikinci ülkedeyiz”
Ortalama vergi yüküne ilişkin bilgilerde paylaşan Şimşek, şu şekilde devam etti:
“OEECD ülkelerinde ortalama vergi yükü, toplanan bütün vergiler dahil milli gelire oranı yüzde 34, Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yüzde 41,2, Türkiye’de ise 20,8m oranda. OECD ülkeleri arasında en düşük vergi yüküne sahip ikinci ülkedeyiz. Türkiye’de dolaylı vergilerin milli gelire oranı yüzde 9,1, AB’de bu oran yüzde 13,6 OECD ülkelerinde ise yüzde 10,5. Burada sorun doğrudan vergilerin Türkiye’de düşük olması. Yani bu da şirketlerden alınan vergiler oluyor. Bizim tercihimiz vergi verilmeyen alanlardan vergi almak, vatandaşımıza yeni bir vergi yükü getirmek değildir.”
“Bir kuyumcunun ortalama vergi matrahı 16 bin 46 lira, doktorların ise aylık ortalama matrahı 27 bin 376 lira”
Şimşek, yeni vergi paketiyle birlikte yurtiçinde asgari kurumlar ve gelir vergisi alanlarında çalışmalar yapacaklarını dile getirerek, “Türkiye’de geçen sene ortalama bir kuyumcunun vergi matrahı 16 bin 46 lira, doktorların ise aylık ortalama matrahı 27 bin 376 lira. Bunlar çok düşük rakamlar. Avukatlarımızın beyan ettiği ortalama kişi başı matrahı 17 bin 805 lira. Bütün bu sektörlerde yetki alacağız gidip hasılat tespiti yapacağız. O hasılata aykırı beyanda bulunanlarda izah isteyeceğiz. Bu izahlar tatmin edici değilse gereğini yapacağız. Dolayısıyla biz kayıt dışılıkla mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Yurtdışı çıkış harcının arttırılarak bunun deprem için bir kaynağa dönüştürülmesi taraftarıyız”
Son günlerde gündemde yer alan yurtdışına çıkış harcında yapılacak zamlara ilişkin de sorulan soruları cevaplayan Şimşek, “Geçen sene Türkiye çok büyük bir deprem felaketi yaşadı. Biz bu depremin yaralarını hala sarmaya çalışıyoruz. Geçen sene kamuda 1 trilyon 141 milyar liralık kaynağı deprem bölgesi için harcadık. Bu sene yine 1 trilyonun üzerinde bir kaynak harcanacak. Eğer uygun görülürse yurtdışı çıkış harcının arttırılarak bunun deprem için bir kaynağa dönüştürülmesi taraftarıyız. Yurtdışına tatile gidenler tabii ki gitsin. Biz öğrencilerden almayacağız. Orijinal taslakta zaten 23 yaşına kadar yurtdışı alınmaması gündemdeydi fakat son şeklini bilmiyorum. İmkanı olanlar yurtdışına gidiyor. İmkanı olmayan biri yurtdışına gidebilir mi?” değerlendirmesinde bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Şimşek, konuşmasında Türkiye’nin FATF Gri Liste’den çıkması, asgari ücret, vergi düzenlemesi ve enflasyon gibi konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Şimşek, konuşmasında mevcut enflasyonun gelecek süreçte düşüşe geçeceğini ve vatandaşın da bunu hissedeceğini belirterek, “İstihdam güçlü kaldı. Kalıcı refah artışı için en önemli konu istihdamdır. Son 20 yılda yıllık ortalama 690 bin vatandaşımıza bir iş bulduk. Tabii geçici olarak ekonomide bir yavaşlama sürecine gireceğiz. İstihdamın da en az etkilenmesi içi gereken tedbirleri alacağız” açıklamasında bulundu.
“Önümüzdeki 24 ay içerisinde ise enflasyon yüzde 20’ye düşecek”
Şimşek ücret artışları reel olarak enflasyondaki düşüşün ardından yansıyacağını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
“Mayıs ayında enflasyona baktığınızda enflasyonun yükseldiğini söyleyebilirsiniz. Fakat o son 12 ayın enflasyonu. Piyasa, önümüzdeki 12 ay içerisinde enflasyon yüzde 32,8 olacak diyor. Önümüzdeki 24 ay içerisinde ise enflasyon yüzde 20’ye düşecek diyor. Biz ise bu sene sonunda enflasyonun kötü ihtimalle yüzde 40 civarında olur diyoruz. Merkez Bankası’nın bir tahmin bandı var, yüzde 38 olur diyor ama yüzde 42’ye kadar yolu var. Önemli olan bu sene sonunda enflasyonun 40’lı rakamlara düşmesidir, ideal olan yüzde 38 olmasıdır ama 42’nin altına düşmesi temel hedeftir.”
“Merkez Bankası’nın enflasyon tahmini yüzde 42, bu büyümeden daha fazla asgari ücrete tekabül ediyor”
Hiçbir şekilde asgari ücretle çalışanları enflasyona ezdirmeyeceklerinin altını çizen Şimşek, asgari ücrette Son 20 yılda reel olarak yüzde 5,5 artış olduğunu ifade etti. Yine aynı dönemde Türkiye’nin reel büyümesinin ise 5,4 olarak kayda geçtiğini açıkladı. Şimşek, bu sene reel olarak asgari ücret artmış olacak. Çünkü ocak ayındaki asgari ücret artışı yüzde 49 oldu. İlk 6 aydaki enflasyon yüzde 20’lerde olacak. Yıl sonunda da çok büyük ihtimalle piyasa yüzde 42-43 olur diyor. Merkez Bankası’nın üst bandı ise yüzde 42. Bu seviyelerde kalsa bile büyümeden daha fazla asgari ücrete tekabül ediyor. Aynı şeyi emeklilerimiz ve memurlarımız için de söyleyebilirim” açıklamasında bulundu.
“Türkiye’de asgari ücret düşük değildir”
Şimşek, Asya ve Avrupa’daki gelişmekte olan ülkeler arasında Türkiye’nin en yüksek asgari ücret veren ülkelerden biri olduğunu belirerek, “Türkiye’de asgari ücret düşük değildir. Biz AK Parti hükümetleri döneminde asgari ücreti büyümenin üzerine arttırmışız. Dolar bazında hiçbir hükümete nasip olmayacak şekilde arttırmışız. Geçim sorunu tabii ki olacak, kolay değil ama biz refahı arttıracağız. Sanayi politikasıyla Türkiye’yi katma değer zincirinde yukarıya kaldıracağız. Asgari ücret adı altında en düşük ücret demek. İşletmeler bunun çok üstünde ücret verebiliyorsa tabii ki vermeli” şeklinde konuştu.
“Bizim tercihimiz vergilendirilmeyen alanlardan vergi almaktır, vatandaşımıza yeni bir vergi yükü getirmek değildir”
Vergi paketinde gelinen son noktayı ve eleştirilen hususlara ilişkin açıklamalarda bulunan Şimşek, “Bizim tercihimiz vergilendirilmeyen alanlardan vergi almaktır, vatandaşımıza yeni bir vergi yükü getirmek değildir. Asgari ücreti AK Parti vergiden istisna kıldı. Şu ana kadar bütün ücretler sıfır vergi gelir vergisine tabii, sıfır damga vergisine tabii. 2002 yılında en düşük gelir vergisi dilimi yüzde 22’ydi. Bunu yüzde 15’e bizim hükümetimiz düşürdü. En yüksek gelir vergisi oranı da yüzde 35’ti. Bunu bizim hükümetimiz yüzde 40’a çıkardı. Yani çok kazanandan daha yüksek vergi, az kazanandan az vergi, asgari ücretliden ise sıfır vergi, bunu AK Parti Hükümeti yaptı” şeklinde konuştu
“Hiçbir zaman bahşişin vergilendirilmesi gündemimizde olmadı”
Şimşek, gündemde yer alan bahşiş ve motokurye vergilerine ilişkin ise açıklamalarda bulunarak “Öncelikle piyasada üzerinde tartışılan paket kapsam itibarıyla bizim süzgecimizden geçmiş bir paket değildir. Bütün gelen önerilerin bir şekilde toparlandığı bir metin bir şekilde piyasada dolaşıyor. Hiçbir zaman bahşişin vergilendirilmesi gündemimizde olmadı, sektörden bu yöne bir talep gelmiş, arkadaşlar bulu taslağa koymuşlar, şu anda bizim taslağımızda yok. Motokuryelerde de aynı şekilde sektörden talep gelmiş. Bu konu muhalefet tarafından istismar edildi. Ne motokurye ne de bahşiş konusu şu anda pakette yok” bilgilerini aktardı.
“Kayıt dışılıkla mücadele ederek sonuç alacağız. İstisnaları, imtiyazları kaldırarak, sonuç alacağız”
Şimşek, Türkiye’de birçok kesimin vergiden imtina etmeye çalıştığını ifade ederek, “Ciddi bir kayıt dışılık var. Biz bu kayıt dışılıkla mücadele ederek sonuç alacağız. İstisnaları, imtiyazları kaldırarak, sonuç alacağız. Verginin tabanını büyüterek sonuç alacağız. Bu saatten sonra vergi konusunda iki tane temel ilkemiz var. Bunlar, vergide adaleti temin etmek; yani çok kazanandan çok vergi almak. Bir de uygulamada etkinliği sağlamak” ifadelerini kullandı.
“En düşük vergi yüküne sahip ikinci ülkedeyiz”
Ortalama vergi yüküne ilişkin bilgilerde paylaşan Şimşek, şu şekilde devam etti:
“OEECD ülkelerinde ortalama vergi yükü, toplanan bütün vergiler dahil milli gelire oranı yüzde 34, Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yüzde 41,2, Türkiye’de ise 20,8m oranda. OECD ülkeleri arasında en düşük vergi yüküne sahip ikinci ülkedeyiz. Türkiye’de dolaylı vergilerin milli gelire oranı yüzde 9,1, AB’de bu oran yüzde 13,6 OECD ülkelerinde ise yüzde 10,5. Burada sorun doğrudan vergilerin Türkiye’de düşük olması. Yani bu da şirketlerden alınan vergiler oluyor. Bizim tercihimiz vergi verilmeyen alanlardan vergi almak, vatandaşımıza yeni bir vergi yükü getirmek değildir.”
“Bir kuyumcunun ortalama vergi matrahı 16 bin 46 lira, doktorların ise aylık ortalama matrahı 27 bin 376 lira”
Şimşek, yeni vergi paketiyle birlikte yurtiçinde asgari kurumlar ve gelir vergisi alanlarında çalışmalar yapacaklarını dile getirerek, “Türkiye’de geçen sene ortalama bir kuyumcunun vergi matrahı 16 bin 46 lira, doktorların ise aylık ortalama matrahı 27 bin 376 lira. Bunlar çok düşük rakamlar. Avukatlarımızın beyan ettiği ortalama kişi başı matrahı 17 bin 805 lira. Bütün bu sektörlerde yetki alacağız gidip hasılat tespiti yapacağız. O hasılata aykırı beyanda bulunanlarda izah isteyeceğiz. Bu izahlar tatmin edici değilse gereğini yapacağız. Dolayısıyla biz kayıt dışılıkla mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Yurtdışı çıkış harcının arttırılarak bunun deprem için bir kaynağa dönüştürülmesi taraftarıyız”
Son günlerde gündemde yer alan yurtdışına çıkış harcında yapılacak zamlara ilişkin de sorulan soruları cevaplayan Şimşek, “Geçen sene Türkiye çok büyük bir deprem felaketi yaşadı. Biz bu depremin yaralarını hala sarmaya çalışıyoruz. Geçen sene kamuda 1 trilyon 141 milyar liralık kaynağı deprem bölgesi için harcadık. Bu sene yine 1 trilyonun üzerinde bir kaynak harcanacak. Eğer uygun görülürse yurtdışı çıkış harcının arttırılarak bunun deprem için bir kaynağa dönüştürülmesi taraftarıyız. Yurtdışına tatile gidenler tabii ki gitsin. Biz öğrencilerden almayacağız. Orijinal taslakta zaten 23 yaşına kadar yurtdışı alınmaması gündemdeydi fakat son şeklini bilmiyorum. İmkanı olanlar yurtdışına gidiyor. İmkanı olmayan biri yurtdışına gidebilir mi?” değerlendirmesinde bulundu.